Ege ile Akdeniz’in arasında bir cennet: Datça
Kargı Koyu
Kargı Koyu Datça’nın cennet koylarından. Etrafı dağlarla çevrili Kargı’nın kuzey rüzgarlarına kapalı olması rüzgarlı havalarda denizin sakin ve daha ılık olmasının sağlıyor. Kargı Koyu’nun ziyaretçilerinin çok olmasında merkeze yakınlığının ve doğal güzelliğinin de rolü var, yürüyerek yarım saatlik bir mesafede. Belediye denetimli minibüsler sıkça gelip gidiyor. Sahil boyunca şezlong ve şemsiyelerinden yararlanabileceğiniz, yemek yiyebileceğiniz veya bir şeyler içebileceğiniz tesisler mevcut.
Domuz Çukuru
Etrafı çam ağaçlarıyla kaplı, kum-çakıl karışımı uzun ve geniş bir plaja sahip olan Domuz Çukuru, Datça’nın karadan erişim olmayan gizli cennetlerinden… Datça merkezden deniz yoluyla 45 dakika mesafede olan koya ulaşmak için günübirlik tekne turuna katılabilir veya Datça Limanı’ndan küçük bir tekne kiralayabilirsiniz. Medeniyetten uzak, sessiz sakin bir koyda tatil fikrini bir düşünün derim…
Palamutbükü
‘Üç güzeller’ olarak adlandırılan Hayıtbükü – Palamutbükü – Kızılbük koyları içinde, ismini en çok duymuş olabileceğiniz koy Palamutbükü. İlçeye 25 kilometre, Knidos Ören Yeri’ne ise 15 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Datça’nın en ünlü koyların biri. Aynı zamanda yarım adanın en uzun sahillerinden biri olma özelliği taşıyan koy, çakıl-kum karışımı sahili ve korunaklı limanı ile tatilcilerin favorisi.
Hayıtbükü
Hayıtbükü, Datça’nın Mesudiye köyünün denize bakan iki kıyısından biri. Köyün minibüsleri ilçe merkezi ile düzenli ulaşım sağlıyor. Günübirlik geziye teknelerinin de uğradığı Hayıtbükü Koyu, denizden ziyade göl hissi veren bir koy. Sahili dar ancak plajının kum olması en büyük avantajı. Çok küçük bir koy olmasına rağmen çok ilgi görmesi nedeniyle sezon zamanı oldukça kalabalık oluyor. Gün boyunca deniz-kum-güneş keyfi yaptıktan sonra plaj restoranlarının akşamları kurduğu ufak masalarda, ayağınız kumlarda mum ışında romantik bir yemek yemenizi öneririm.
Kızılbük
Üç güzellerin en küçük kardeşi Kızılbük, Mesudiye’nin en şirin koyu diyebiliriz. Adını bölgenin gün batımın renklerinden alan Kızılbük, pırıl pırıl bir deniz ve göz kırpan Hayıtbükü manzarasıyla insanda mütevazi bir huzur hissi yaratıyor. Palmiyelerin çevrelediği, yeşil ve mavinin birleştiği Küçükbük’te, kumla karışık çakıl taşlarıyla kaplı sahilden gireceğiniz, cam gibi berrak denize doyamayacaksınız!
Ovabükü
Doğal güzelliğinin yanı sıra, sakinliği ve bahçeler içindeki aile işletmelerinin samimi ortamı sayesinde turistlerin göz bebeği koylar arasında yer alıyor. Upuzun bir sahilinin bir kısmı kum, bazı kısımlar çakıllı. Sezonun en kalabalık olduğu dönemlerde bile Ovabükü’nde yoğunluk hissedilmiyor çünkü sahil oldukça geniş. Ovabükü’ne kendi aracınızla gittiyseniz, Knidos Antik Kenti’ni de görmeden dönmeyin!
Çiftlik Koyu
Marmaris’ten Datça’ya gelirken ilçeye 30 kilometre kala karşınıza çıkacak olan Çiftlik Koyu, ilçenin en büyük tatil sitesi olan Aktur’un bulunduğu koy. Esas olarak site sakinlerine hizmet veren koyda, dışarıdan gelenler lokantalardan ve konaklama tesislerinden yararlanabiliyor. Arka cephesi çam ağaçlarıyla örülü olan Çiftlik koyu sessiz, sakin, huzurlu bir şekilde yüzüp dinlenmek için ideal.
Karaincir Koyu
Sığ denizi ile daha çok küçük çocuğu olan ailelerin ve yazlıkçıların tercih ettiği bir koy. Pudra gibi incecik bir kuma sahip plajları seviyorsanız, Karaincir’e siz de bayılacaksınız.
Murdala Koyu
Datça’nın Egeli koylarının en güzeli Murdala Koyu. Koyun etrafındaki tepeler çam ve sandal ağaçları ile kaplı… Düzlük kısımlarda ise zeytin ve incir bahçeleri var. Datça’nın yeşilinin her tonunu burada bulmanız mümkün. Sahilin bir kısmı kum, bir kısmı kayalık.
Bağlarözü Koyu
Akdeniz tarafındaki koylardan mutlaka görmeniz gereken bir diğer koy da burası… Knidos yolundan aşağıya doğru 1 km kadar giderek ulaşabileceğiniz koy. Çevresi badem ve zeytin ağaçlarıyla çevrili olan koy, sadece denize girmek için değil, piknik yapmak için de ideal. Denizinin biraz taşlıklı olduğu konusunda uyaralım.