Elazığ Gezi Rehberi
Elazığ; Osmanlı İmparatorluğu’nun son yüzyılında, oldukça verimli bir ovaya kurulmuş bir şehirdir. Elazığ’ın eski yerleşim yeri olan Harput’un tarihi antik dönemlere kadar uzanır. Yaklaşık 4000 yıl öncesine uzanan köklü tarihi süresince onlarca farklı medeniyete ev sahipliği yapmış şehir Elazığ’da, farklı medeniyetlerin etkisiyle zenginleşen kültürün yansımaları ve tarihten gelen kadim miraslar şehri güzelleştirmeye yetiyor.
Bol su kaynakları ve verimli ovaları ile Anadolu’nun en eski yerleşim birimlerinden biridir. Nitekim bölgede yapılan bazı arkeolojik kazılarda MÖ 10.000 yılına ait eserler bulunmuştur. Şehir, 1867 yılına kadar Harput olarak anılmıştır. 1867 yılında Sultan Abdülaziz’in fermanı ile şehir Aziz’in imar ettiği şehir anlamına gelen “Ma’mûrat-ül-Aziz” adını almıştır; ancak bu isim zamanla, telaffuzunun zorluğu nedeniyle, halk arasında Elaziz olarak anılmıştır. Cumhuriyetin kurulması ile birlikte 1937 yılında Atatürk tarafından azık şehri anlamına gelen Elazığ adı verilmiştir.
Elazığ’da Gezilecek Yerler
Köklü geçmişi ve kendine özgü doğal güzellikleri ile Doğu Anadolu’nun en güzel şehirlerinden biri olan Elazığ, keşif meraklısı gezginlerin en çok tercih ettiği şehirler arasında yer alıyor.
Elazığ şehir merkezine 7 km mesafede bulunan eski yerleşim yeri Harput mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Tarihi Harput’ta görülecek yerler arasında; Süt Kalesi olarak da bilinen Harput Kalesi, Eğri Minareli Cami olarak anılan Harput Ulu Cami, Meryem Ana Kilisesi, Mansur Baba Türbesi, kubbeleri kurşunla kaplı olan Kurşunlu Cami, El Emeği Göz Nuru Çarşısı, Arap Baba Mescidi ve Türbesi, Harput’un geleneksel ev mimarisini yansıtan müze ev Şefik Gül Kültür Evi bulunuyor. Harput’ta gezilecek başka tarihi camiler ve türbeler de bulunuyor.
Harput Kalesi
Harput’ta bulunan eserlerden özellikle Harput Kalesi ve Ulu Cami dikkat çeker. Harput Kalesi’nin, MÖ 2000 yılında su yerine süt kullanılarak inşa edildiğine inanılır. Bu nedenle halk arasında “Süt Kalesi” olarak da bilinir.
Ulu Cami (Eğri Minare)
Harput Ulu Cami ise Artuklular döneminde 1156-1157 yıllarında inşa edilmiştir ve minaresinin 7 derecelik eğimi ünlü Pisa Kulesi’nin eğiminden fazladır.
Elazığ’da tarihi Harput Mahallesi’nde 1157 yılında Artuklu hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından inşa ettirilen Harput Ulu Camii’nin eğik minaresi yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı..
Buzluk Mağarası
Harput’ta görülmesi gereken en önemli doğal güzellik ise şüphesiz Buzluk Mağaraları’dır. Yer altı hava akımları sayesinde mağara kışın sıcak yazın ise adeta soğuk hava deposu kadar soğuktur. Yaz aylarında dahi içinde buz tutan sarkıtlar göreceğiniz enteresan bir mağaradır.
Keban Baraj Gölü
Keban ilçesi sınırlarında bulunan Keban Baraj Gölü Türkiye’nin ikinci büyük suni gölüdür. Göl kenarında konuşlanmış balıkçılar ile bölge adeta bir balıkçı kasabası görünümündedir. Baraj Gölü çevresinde bulunan tesislerde keyifli bir akşam yemeği yiyebilirsiniz.
İzzet Paşa Camisi ve Çevresi
Şehrin merkezinde bulunan caminin tarihi 1866 yılına kadar uzanır. Zaman içerisinde geçirdiği restorasyonlar neticesinde oldukça yeni görünen caminin zemin katında gümüşçüler ve sarraflar çarşısı vardır. Cami minaresinin asansörlü olması dikkat çekicidir. Cami etrafında kümelenmiş birçok yöresel çay ocağı bulunur.
Hazar Gölü
Şehir merkezine 26 km mesafede bulunan göl tektonik bir yapıdadır. Eşsiz doğal güzelliklere sahip Hazar Gölü’nün çevresinde birçok tatil köyü mevcuttur.
Girişi ücretsiz olan Hazar Gölü Plajı, tüm ziyaretçilere gölün berrak, sodasız ve tuzsuz suyunda yüzmenin tadını çıkarmaları için hizmet veriyor. Burası Mavi Bayraklı Plaj olarak da ödüllendirilmiş. Hazar Gölü’nde tekne turlarına katılabilir, su sporları da yapabilirsiniz. Ayrıca gölün güney kısmında Hazarbaba Kayak Merkezi bulunur. Kış aylarında Elazığ’a giden ziyaretçiler göl manzaralı kayak pistinde kayak yapmanın tadını çıkarabilirler.
Hazar Gölü sularının altında bir batık şehir bulunuyor. Bu batık şehrin bir kısmı su üstünde görülebiliyor. Görülen bu alana, şehrin tepesinde bulunduğu söylenen bir manastır nedeniyle Kilise Adası ismi verilmiş.
Kapalı Çarşı
Tarihi yapıdaki Elazığ kapalı çarşı, yöresel lezzetlerin beğeniye sunulduğu popüler bir mekândır. Yöre halkı dışındaki insanlar tarafından cevizli sucuk olarak adlandırılan orciği, Elazığ’ın kendine has baharat karışımlarını, günlük üretilen badem şekerlerini, meşhur Ağın leblebisini ve daha birçok yöresel ürünü burada bulabilirsiniz. Ayrıca çarşı içinde bulunan kadayıf üreticilerini ziyaret ederek kadayıfın yapım aşamalarını inceleme imkânı bulabilir ve taze kadayıf satın alabilirsiniz.
Elazığ’a Ne Zaman Gidilir?
Elazığ’ın iklimsel koşulları Keban Barajı’nın yapımı ile birlikte karasal iklimden Akdeniz iklimine doğru geçiş gösterir. Bu nedenle şehrin sıcaklık ortalaması Doğu Anadolu Bölgesi sıcaklık ortalamasının üzerindedir. Yağışların çoğunlukla kış aylarında olması nedeniyle Elazığ’ı ziyaret etmek için kış ayları tavsiye edilmez. Aynı şekilde temmuz-ağustos ayı sıcaklık ortalaması hayli yüksektir ve bu aylarda da konforlu bir tatil yapmak zordur. Elazığ’a gitmek için en uygun zaman ilkbahar ve sonbahar aylarıdır. Ilıman iklimin etkisi ile özellikle ilkbahar aylarında eşsiz manzaralara şahit olabilirsiniz.
Şehrin, zengin tarihi ve doğal güzelliklerinin tadına tam varabilmek için 3-4 günlük bir seyahat planı yapmak gereklidir.
Elazığ’daki Festivaller
Elazığ kadim tarihinin yanı sıra sahip olduğu zengin kültürüyle de ön plana çıkar. Özellikle saray musikisi olarak adlandırılan yerel müziği hayli dikkat çekicidir. Elazığ’da her yıl çeşitli festivaller düzenlenir ve özellikle kültür festivalleri oldukça ilgi görür. Tüm festival ve etkinlik programına Elazığ İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün web sitesinden ulaşabilirsiniz.
- Uluslararası Hazar Şiir Akşamları Festivali (Eylül-Ekim)
- Uluslararası Çayda Çıra Film ve Sanat Festivali (Mayıs)
- Birvan Piri Davut Şenlikleri (Ağustos)
- Keban Su ve Alabalık Festivali (Ağustos)
- Ağın Kültür, Sanat ve Leblebi Festivali (Ağustos)